Admin Admin
İletiler : 338 Başarı Puanı : 22 Kayıt tarihi : 22/01/13 Yaş : 32 Nerden : Kapsam Dışı
| Konu: Meryem Uzerli Röportaj 2013 Cuma Mart 08, 2013 1:46 pm | |
| Doğal, kendine güveni tam, eğlenceli, girdiği her ortamda tüm bakışları üzerinde toplayan kızıl saçlı genç bir kadın… Elidor “Evet” kampanyasında, Onarıcı ve Yapılandırıcı Saç Bakım ürünlerinin yüzü Meryem Uzerli, farklı renk ve modellerdeki saçlarla karşınızda!
Saçları ışıl ışıl, sıcakkanlı hali ve alımlı duruşuyla kendinden söz ettiren bir kadın o. İki yıl gibi kısa bir sürede sevimli Türkçe’si, uzun kızıl saçları ve canlandırdığı karakterle tanıdığımız Meryem Uzerli, mizah anlayışı ve hayranlık uyandıran enerjisiyle konuk oluyor sayfalarımıza. Elidor “Evet” kampanyasında, Onarıcı ve Yapılandırıcı Saç Bakım ürünlerinin yüzü Uzerli ile saç bakımı ve özel hayatı üzerine konuştuk. Farklı renk ve modellerdeki saçlarla kamera karşısına geçen Meryem Uzerli, muhteşem saçların yaratıcısı Elidor’un enerjik yüzüydü. Elidor “Evet” kampanyasında, Onarıcı ve Yapılandırıcı Saç Bakım ürünlerinin yüzüsünüz.
Çekimlerden keyif aldınız mı, nasıl geçti? Yönetmenimiz Metin Arolat, işinde son derece profesyonel ve disiplinli biri. Reklam çekiminden iyi sonuç almamız için tüm ekip gerçekten özveriyle çalıştı. Herkes işinde iyiydi ve hatasız çalışıyordu. İyi bir ekibin içinde olmak çok güzeldi. Çekim sırasında Metin Arolat, Thomas ve tüm çekim ekibiyle keyifli saatler geçirdik. Elidor reklamında kendim gibi olduğumu düşünüyorum.
Thomas Taw’ı nasıl buluyorsunuz? Tanıştığımız ilk günden itibaren Thomas’la çok iyi anlaştık... Thomas çok komik, espri dolu biri. Onun yanında kendimi rahat, iyi ve güvenli hissediyorum. İşinde de çok profesyonel ve deneyimli biri. Onunla tanıştığım ve çalıştığım için mutluyum. Dizi çekimleri sırasında uzun saatler çalışıyoruz ve saçlarımız sürekli işlem görüyor. Thomas Taw gibi bir isimden tavsiyeler almaktan çok memnunum. Saçlarınızın bakımı için hangi ürünleri kullanıyorsunuz? Elidor’dan birçok ürün kullanıyorum. Çünkü saçlarıma daha yoğun bakım uygulamam gerekiyor. Çekim günlerinde saçıma şekil vermek için maşa ve fön makinesi kullanılıyor. Bir kadın belki bir yılda 15 kere maşa yaptırır saçına ama bana günde 15 kere maşa yapılıyor kimi zaman. Bu tür uygulamalar zaman içinde saça zarar veriyor. Pratik ve hızlı yaşama uyum sağlayan, aynı zamanda iyi bir koruma da sağlayan ürünler benim vazgeçilmezlerim. Elidor Co-Creations Onarıcı ve Yapılandırıcı Şampuan ve Bakım Kremleri mükemmel bir sonuç veriyor. Saçım bu işlemlere karşı artık daha dayanıklı.
Saçınızın rengi ne kadar zamandır böyle? Muhteşem Yüzyıl projesi için saçımı kızıla boyattım. Yani iki yıldır bu rengi kullanıyorum.
Saçınıza kendiniz şekil verir misiniz? Saçımı daha çok açık ve at kuyruğu yaparak kullanıyorum. Her ikisi de rahat ve pratik oluyor benim için. Doğal dalgaları olan bir saçım olduğu için şekil vermek kolay. Çekimlerde ise maşa kullanılıyor.
İstanbul’da bir otelde yaşıyorsunuz. Ev yaşamına göre otel ortamı da rahat mı sizin için? Ev yaşamı elbette ki çok güzel. Bugünkü koşullar gereği iki yıldır bir otelde yaşıyorum. Benim için zorunluluk değil. Ama rahatlığından dolayı otelde yaşamayı tercih ediyorum. Otelde yaşamak evde yaşamaktan daha zor gibi geliyor insanlara. Aslında burada da büyük bir aile gibiyiz. Sabahları spora gidiyorum, yemek siparişi veriyorum, 15 dakika sonra odamda. Kendimi yalnız hissetmiyorum, konuşmak için çok insan var etrafımda.
Müzikle aranız nasıl? Günün farklı saatleri ve ruh hallerim için müziklerim var. Sabahları sete giderken ve akşam setten dönerken otomobilde yüksek sesli müzik dinlemeyi seviyorum. Radyo Fenomen’i dinliyorum. İşe giderken uyanıyor, işten dönerken dinleniyorum. Ancak otelde böyle müzikleri tabii ki dinlemiyorum. Sakin müzikleri tercih ediyorum.
Türk mutfağıyla aranız nasıl? Eğer sütlaç ve cezerye önüme gelirse reddetmem mümkün değil. Cezeryeyi ilk kez Türkiye’de tattım. Kalorisinin ne kadar yüksek olduğunu öğrenince de dur dedim kendime… Annem Alman olduğu için sanmayın ki hep Alman yemekleri yedik. Türk yemeklerini de çok güzel yapar annem. O nedenle her iki mutfağın yemeklerine de alışığım. Bir köfteci kadar iyi köfte yaptığımı söyleyebilirim. İçine çok özel baharatlar koyuyorum. Arkadaşlarım çok beğeniyor. Oyunculuk okulunun yanı sıra bir de psikoloji eğitiminiz var…Oyunculuk okulunu bitirdikten sonra iki yıl boyunca açık öğretimle psikiloji eğitimi aldım. Bu alanda araştırmayı, okumayı, kendimi geliştirmeyi seviyorum.
Herkes enerjinizin pozitif olduğunu söylüyor. Yüksek enerjinizi neye borçlusunuz? Hayatın değerli bir hediye olduğunu düşünüyorum ve bunun kıymetini bilmemiz gerekiyor. İyi bir insan olmak benim için ayrı bir önem taşıyor. İyi bir insan olursam, iç huzurum da olacak ve kendimi hep iyi hissedeceğim. Moralimin bozuk olduğu, üzgün olduğum zamanlar da oluyor tabii. Ama yine de kısa zaman içinde toparlanıyorum. İyi şeyleri düşünüp, güzelliklere motive oluyorum.
En sevdiğiniz şehir neresi? İsveç’te Stockholm sonra Floransa, Berlin ve İstanbul. Bu şehirlerin hepsinin bir hikayesi var yaşamımda. Her yıl ablamla beraber İspanya’da tatil yaparız. Denize girer, eğleniriz. Yeni yerler görmek, yeni kültürlerle, insanlarla tanışmak iyi geliyor bana. Hep yeni bir ilham alıyorum. Bu şehir ya da insan olabiliyor.
Nerede yaşamak isterdiniz? Ben de şu anda düşünüyordum neresi diye. Biraz orada, biraz burada galiba…
İstanbul’u tanıma fırsatınız oldu mu? Iki yıldır burada yaşıyorum ve şehri tanıdım diyebilirim. İstediğim zaman dışarı çıkmaktan ve yeni yerleri tanımaktan çekinmiyorum. Restoran, sinema ve tiyatrolara gidiyorum. Bana o kadar iyi geliyor ki! Bu kadar yoğun tempoda kendim için bunları yapmak durumundayım. Aksi takdirde insan mutsuz olur diye düşünüyorum.
Çalışmadığınız bir günde ne yaparsınız? Uzun bir kahvaltı sonrasında kedim ile biraz oynarım. Eğer kendimi yorgun hissediyorsam mutlaka uyurum. İnsanı ruhsal ve bedensel olarak dinlendiriyor çünkü. Sporu da ihmal etmiyorum. Sevdiğim insanlarla zaman geçirmek de çok keyifli oluyor. İstanbul’u keşfediyorum. Cihangir, Ortaköy, Galata, Bebek, Kadıköy, Bostancı en sevdiğim semtler. Semtine göre sokaklarda rahatça dolaşabiliyorum. Eğer birkaç günüm varsa, kısa bir kaçamak yapıp sevdiğim bir şehre kısa bir seyahat yapıyorum.
Hayatınızdaki en büyük “EVET” neydi? Neden?Hayatımı kabul etmek, kendimi kabul etmek. Çünkü bunu yapmazsam mutsuzluk kaçınılmazdı. Hayatımda doğru yer ve zamanda “EVET” ya da “HAYIR” diyebiliyorum. Bu benim için önemli. En güzeli, hayatıma “EVET” diyorum. Ben insanlara karşı saygılı olmaya çalışıyorum; değerin ne olduğunu bilip sahip çıkıyorum. Benim için önemli bir başka “Evet” de, bir gün içinde bavullarımı hazırlayıp Türkiye’ye taşınma kararı almaktı. Ne iyi yapmışım. Buna “Evet” dediğim için de mutluyum. Çünkü, görüyorum ki iyi bir karar almışım. İçimden gelenleri yaptığım için de kendimi mutlu hissediyorum.
Hayatı nasıl tanımlarsınız? Hayat felsefeniz nedir? İyi bir insan olmaya çalışıyorum. Herkesin ayrı bir yolu var bu hayatta ve kimseyi kıskanmaya gerek yok. Kötü niyetli insanlar da var tabii. Ne para, ne başarı, ne güzellik, ne de şöhret kalıcı değildir bu hayatta. Aslolan insanlıktır. Gerçek sevgi kalıcı olandır.
Modayı takip eden biri misiniz? Giyime önem verir misiniz? Özel bir davete gidiyorsam, tabii ki uygun bir kıyafet giyerim. Günlük hayatımda ise rahatlık önem taşıyor benim için. Spor giyime öncelik veririm diyebilirim. O gün kendimi nasıl hissediyorsam öyle giyiniyorum. Modayı ve modacıları takip ettiğim söylenemez. Yakın zamanda Nihan Buruk ile tanıştım ve tasarımlarını çok beğendim.
Sizin için özgürlük nedir? Ne hissediyor, yaşayıp söyleyebiliyorsam benim için özgürlük odur. Sizce bir star nasıl olmalı? Bence her insan bir Star’dır. Sadece medyada görünen insanlar star değildir. Yaşadığım otelde bir kadın var. Herkese içten davranıyor ve pozitif bir enerji veriyor. Herkese karşı saygılı ve sevgi dolu. Onu belki kimse tanımıyor ama benim Star’ım o.
2013 yılı planlarınız nelerdir? Daha mutlu olmak, hayatımı daha fazla hissetmek ve sevdiğim insanlarla daha fazla zaman geçirmeyi istiyorum.
En beğendiğiniz yerli ve yabancı erkek ve kadın oyuncular kimlerdir? Usta oyuncu Meryl Streep’e hayranım. Tüm filmlerini izledim. Her birinde ayrı bir karaktere bürünen, o karakterle özdeşleşen bir kadın. Bir rolle böylesine bütünleşen aktrist çok az diye düşünüyorum. Aktörlerden ise Colin Firth’ü seviyorum. Uzun yıllardır sinema dünyasındaki İngiliz oyuncu, benim favori aktörüm. | |
|